25 Ekim 2013 Cuma

Gençler medya manyağı mıdır? Google kuşağını nasıl bilirsiniz?



Gençler medya manyağı mıdır? Google kuşağını nasıl bilirsiniz?

Esmeray Karataş Ateş - Darüşşafaka Eğitim Kurumları


İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, 24 Ekim 2013 tarihinde Heike 
vom Orde’nin sunduğu "Google jenerasyonu"nu tanıyor musunuz? Bilimsel araştırma sonuçlarıyla bilgi okuryazarlığının geliştirilmesi" konulu bir konferansa ev sahipliği yaptı. İstanbul Araştırmaları Enstitüsü ve Goethe-Institute Istanbul işbirliği ile düzenlenen ve Almanya’daki Uluslararası Gençlik ve Eğitim Televizyonculuğu Merkez Enstitüsü (IZI) veri tabanı yöneticisi Heike vom Orde tarafından sunulan konferansta öncelikle google kuşağı ile ilgili empirik bulgulara yer verildi. Daha sonra 'Google jenerasyonu' sosyal medya kullanımında bu kadar deneyimliyken neden dijital bilgi taramalarında yeterince başarılı değiller?" sorularından yola çıkılarak "Genç insanların günümüzde dijital kaynakları nasıl ve neden kullandıklarına”,'yeni' ve 'geleneksel' kaynakların kullanımındaki farklara dikkat çekildi.



Medya kuşağı olarak tanımlanan kişiler 1993’ten yani internetin ortaya çıkışından sonra dünyaya gelenlerdir ve literatürde “digital native” olarak adlandırılmaktadır. 2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre Google kuşağı sayılan 14-19 yaş arası kişilerin günde ortalama sekiz saatini geçirdiği görülmektedir. Bunların % 29’u aynı anda hem internette sörf yapmakta, hem arkadaşlarıyla sohbet etmekte hem de oyun oynayabilmektedir. Bu durum, “Gençler medya manyağı mıdır?” sorusunu akla getirmektedir. Ancak başka bir soruya verilen yanıtlar kesinlikle öyle olmadığının en önemli göstergesidir. Şöyle ki, 10-18 yaş arası google kuşağı için hayatlarında en önemli iki şey arkadaşları ve aileleridir. Issız bir adaya düşseler % 72’sinin yanlarına alacakları ilk şey internet olan bu kuşak interneti modern ancak pek güvenilir olmayan bir kaynak olduğunun da farkındadır. Onların içsel motivasyonlarını geliştirmek için onlarla onların dünyasında işbirliği yapmak, iletişim kurmak ve oyunlar geliştirmek için projeler üretmek dijital dünyadaki keşifleri esnasında yardım alacakları en son kişi olarak düşündükleri kütüphaneciler ya da bilgi profesyonelleri için iyi bir fikirdir. Bilgi profesyonellerinin google kuşağına öğretmen olmaktan çıkıp öğrenmelerini kolaylaştırıcı olmaları daha iyi sonuçlar verebilecektir. Tasarlanacak projelerde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta onlara içine doğdukları dijital dünyanın yöntem ve teknikleri ile ulaşmaya çalışmaktır. Çünkü onlar dijital dünyada kendilerini daha iyi ifade edebiliyor ve bu nedenle daha özgür ve güvende hissediyorlar. Sunumun İngilizce PDF dosyasına şu bağlantıdan erişebilirsiniz: http://www.goethe.de/ins/tr/ist/pro/vortraege/Vortrag_vomOrde_Goethe_HP.pdf


Goethe-Institut İstanbul  http://www.goethe.de/ins/tr/ist/trindex.htm
Goethe-Institut İstanbul, Türk-Alman kültür çalışmalarında yaklaşık 50 yıllık bir geçmişe sahiptir. Çeşitli kültürel etkinlikler, farklı gereksinimlere karşılık veren dil kursları, Almanya hakkında bilgilendirme servisi, Türkiye’deki Alman dili ve edebiyatı uzmanları ve Almanca öğretmenlerine verdiği danışma hizmeti ve meslekte ilerleme olanaklarıyla enstitü yılda en az 250.000 kişiye ulaşmaktadır.

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü  http://www.iae.org.tr/
İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, 2003 yılından beri kültür, sanat, eğitim ve sağlık alanlarında faaliyet gösteren Suna ve İnan Kıraç Vakfı'nın, 2005'te açılan Pera Müzesi'yle başlattığı geniş kapsamlı bir kültür-sanat projesinin ikinci önemli adımıdır. İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, Mimar Guglielmo Semprini tarafından XIX. yüzyıl sonlarında Tepebaşı'nda inşa edilen tarihi bir yapıda hizmet vermektedir. Enstitü, ürettiği projeleri destekleyecek sergiler için düzenlenmiş "Galeri"si, "Atatürk ve Cumhuriyet Araştırmaları", "Osmanlı Araştırmaları" ve "Bizans Araştırmaları" bölümlerinin yanı sıra her kesimden okuyucuya açık kütüphanesi ve Bilgi-Belge Merkezi'yle İstanbul'u uluslararası düzeyde temsil etmeyi amaçlayan ve çağdaş bilimsel ölçütlere titizlikle sahip çıkan bir araştırma kurumudur.